Fyodor Mihayloviç Dostoyevski

1821 yılında Moskova'da babasının askeri doktor olarak görev yaptığı Yoksullar Hastanesi'ne ait bir evde, altı çocuklu bir ailenin ikinci çocuğu olarak doğdu. Annesi hassas bir mizaca sahipken babası katı disiplini ve sinirli mizacıyla tanınan birisiydi. Annesinin vefatının ardından eğitimini devam ettirmek için Petersburg'a gitti ve Askeri Mühendislik Okulu'nda öğrenim gördü. İlk olarak edebi çeviri faaliyetleri ile edebiyat dünyasına giren yazar, mezuniyetinin hemen ardından ordudan istifa ederek kendisini tamamen edebiyata adadı. İlk eseri İnsancıklar ile görülmemiş bir başarı yakalayarak ismini duyurdu.

Dönemin siyasi gelişmelerini de takip eden yazar 1849 yılında sosyalist hareketleri savunan bir grubun oturumlarına katıldığı için tutuklandı. Yaklaşık sekiz ay süren soruşturmanın ardından idam cezasına çarptırıldı. İnfazın gerçekleşeceği sırada çarın emri ile cezası Sibirya'da kürek mahkûmiyetine dönüştürüldü. Sekiz yıl süren sürgün döneminin ardından başkente dönerek yoğun bir şekilde edebi çalışmalarına başladı. Bir yandan yeni eserlerini yazarken diğer yandan da ağabeyi Mihail ile birlikte iki edebiyat dergisi çıkarttı. Sürgün sonrası bu dönemde en büyük eserlerini verdi. Ağabeyinin ölümü ve geride bıraktığı ailesinin bakım sorumluluğu, kapatılan dergilerden kalan borçlar nedeniyle hayatının neredeyse tamamında maddi sorunlar yaşadı. Diğer yandan Mühendislik okulunda öğrenim görürken babasının şüpheli ölümü üzerine başlayan epilepsi hastalığı ve özellikle de yurtdışında geçirdiği zaman dilimindeki kumar tutkusuyla hayatı giderek zorlaştı. Rus edebiyatının en büyük realist yazarlarından olan Dostoyevski uzun zamandan beri süregelen sağlık sorunlarına bağlı olarak 1881 yılında hayata gözlerini yumdu ve binlerce hayranının eşliğinde son yolculuğuna uğurlandı.